Yenidoğan sünneti, özellikle dini ve kültürel nedenlerle birçok ülkede uygulanan yaygın bir işlemdir. Ancak bu uygulama her ne kadar geleneksel kabul edilse de, beraberinde bazı sağlık risklerini ve etik tartışmaları da getirebilir. Bu yazıda, “Yenidoğan sünnetinin zararları” konusu tıbbi, psikolojik ve sosyal açıdan detaylıca ele alınarak, ebeveynlerin bilinçli karar vermesine katkı sağlanması amaçlanmaktadır.
Yenidoğan Sünneti Nedir?
Yenidoğan sünneti, doğumdan sonraki ilk günlerde ya da haftalarda bebeğin sünnet derisinin cerrahi işlemle kesilmesidir. Genellikle lokal anestezi altında gerçekleştirilen bu işlem, birçok kültürde erkek çocuklar için geleneksel bir uygulama olarak kabul edilmektedir. Ancak tıbbi bir gereklilik olmaksızın yapılan her cerrahi müdahale gibi yenidoğan sünnetinin de bazı potansiyel zararları bulunmaktadır.
Fiziksel Sağlık Açısından Zararları Nelerdir?
Yenidoğan sünneti sanıldığı kadar risksiz değildir; işlem sırasında ya da sonrasında enfeksiyon, kanama, aşırı doku kaybı veya yapışıklık gibi komplikasyonlar ortaya çıkabilir. Ayrıca cerrahi teknik hatalar geri dönüşü olmayan anatomik bozukluklara yol açabilir.
Enfeksiyon Riski Taşır mı?
Steril ortam sağlanmadığında veya bakım doğru yapılmadığında sünnet bölgesinde enfeksiyon gelişebilir, bu durum bazen sistemik rahatsızlıklara kadar ilerleyebilir.

Kanama Tehlikesi Var mı?
Yenidoğanlarda kan pıhtılaşma mekanizmaları tam gelişmediğinden kanama riski yüksektir ve ciddi durumlarda hastaneye yatış gerekebilir.
Psikolojik Gelişim Açısından Sakıncalı mı?
Her ne kadar bebekler yaşadıkları travmaları bilinçli hatırlamasalar da, yapılan bazı çalışmalarda erken dönemde yaşanan cerrahi müdahalelerin beyin gelişimini ve ağrı eşiğini etkileyebileceği ortaya konmuştur. Bu durum, uzun vadede davranışsal ve nörolojik sonuçlar doğurabilir.
Ağrıya Duyarlılığı Artırır mı?
Yeni doğan dönemde yaşanan yoğun ağrı deneyimlerinin sinir sistemi gelişimini etkileyerek ileriki yaşamda ağrı eşiğini düşürebileceği düşünülmektedir.
Uyku ve Beslenmeyi Etkiler mi?
Sünnet sonrası bebeğin huzursuzluğu, ağrısı ve enfeksiyon riski nedeniyle uyku düzeni bozulabilir, emme refleksi ve iştah da olumsuz etkilenebilir.
Etik ve Hukuki Açıdan Uygun mu?
Yenidoğan sünneti, bireyin kendi bedeni üzerindeki karar hakkı göz önüne alındığında etik açıdan tartışmalıdır. Özellikle çocuğun onayı olmaksızın yapılan bu işlem, bazı ülkelerde insan hakları ihlali olarak değerlendirilmektedir. Ebeveynlerin dini ya da kültürel gerekçelerle karar vermesi, çocuğun ilerideki haklarıyla çelişebilir.
Onam Alınmadan Yapılabilir mi?
Çocuk birey statüsünde olduğu için işlemin bilgilendirilmiş onamı yasal olarak ebeveynden alınsa da etik tartışmalar çocuk hakları bağlamında devam etmektedir.
Uluslararası Tavsiyeler Ne Diyor?
Dünya Sağlık Örgütü gibi kuruluşlar yenidoğan sünnetinin sadece zorunlu tıbbi durumlarda yapılmasını, aksi takdirde bireyin karar verebileceği yaşa kadar beklenmesini önermektedir.
Sünnet Sonrası Komplikasyonlar Görülür mü?
Sünnet işlemi sonrasında kısa vadede enfeksiyon, uzun vadede ise penis eğriliği, idrar yapmada güçlük veya cinsel fonksiyon bozuklukları gibi komplikasyonlar gözlenebilir. Özellikle standartlara uygun yapılmayan işlemlerde risk artar.
Cinsel Sağlığı Etkiler mi?
Bazı araştırmalar sünnetin ileri yaşlarda cinsel duyarlılık ve haz düzeyi üzerinde olumsuz etkiler yaratabileceğini belirtmektedir; ancak bu konuda net bilimsel görüş birliği bulunmamaktadır.
İdrar Yolu Sorunlarına Neden Olur mu?
Sünnet sonrasında yara bölgesinin daralması veya idrar deliğinin zarar görmesi durumunda idrar yapmada zorlanma gibi problemler ortaya çıkabilir.

Alternatif Yaklaşımlar Mümkün mü?
Bazı aileler, sünnetin ilerleyen yaşlarda çocuğun kendi rızasıyla yapılmasının daha etik ve sağlıklı olduğunu savunur. Ayrıca sünnet dışı hijyen ve sağlık eğitimiyle benzer koruyucu sonuçlar alınabileceği görüşü de giderek yaygınlaşmaktadır.
Ergenlikte Sünnet Uygulanabilir mi?
Ergenlik dönemi, çocuğun hem fizyolojik hem de psikolojik olarak operasyonu anlamlandırabileceği bir süreçtir ve kişisel karar verme hakkına daha uygundur.
Sünnet Zorunlu mu?
Tıbbi olarak fimozis gibi özel durumlar dışında sünnet zorunlu değildir; bu nedenle her sünnet kararı bireysel olarak değerlendirilmelidir.
Sıkça Sorulan Sorular
Aşağıda “Yenidoğan Sünnetinin Zararları” ile ilgili sıkça sorulan sorular ve yanıtları yer almaktadır:
Yenidoğan sünneti ne zaman yapılır?
Genellikle doğumdan sonraki ilk 24 saat ile ilk 2 hafta arasında yapılır; ancak bu dönemde yapılan işlemlerin riskleri daha yüksektir.
Sünnetin tıbbi gerekçeleri nelerdir?
Sadece fimozis, parafimozis veya sık tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonları gibi özel durumlarda tıbbi gerekçeler oluşur.
Sünnet ağrılı bir işlem mi?
Lokal anestezi kullanılsa da yenidoğanlar acıyı hisseder, bazı çalışmalara göre bu ağrı sinir sistemini etkileyebilir.
Sünnet sonrası hangi komplikasyonlar gelişebilir?
Kanama, enfeksiyon, idrar yolu problemleri, doku kaybı ve uzun vadeli cinsel fonksiyon sorunları komplikasyonlar arasında yer alabilir.
Her bebek sünnet edilmeli mi?
Hayır, tıbbi zorunluluk yoksa her bebek sünnet edilmek zorunda değildir; ebeveyn kararı bilinçli ve bilgiye dayalı olmalıdır.
Sünnet yaptırmamak hijyen açısından sakıncalı mı?
Hayır, düzenli temizlik ve hijyen eğitimiyle sünnetsiz bireylerde de enfeksiyon riski kontrol altında tutulabilir.
Sünnet ileride psikolojik sorunlara yol açar mı?
Bazı çalışmalarda sünnetin çocukta travmatik etki bırakabileceği ve uzun vadede davranışsal sorunlara yol açabileceği öne sürülmektedir.